Bursa Güncel Haber Merkezi

İstanbul merkezli soruşturma kapsamında Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın avukatı Ersan Şen, delilleri görmek için savcı Celal Kara'ya talepte bulundu.

Soruşturma kapsamında serbest bırakılan şüphelilere ise adli kontrol tedbiri uygulandığından tutuklanmaları için itirazda bulunulmayacağı iddia edildi.

Soruşturma kapsamında tutuklanan Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın avukatı Prof. Dr. Ersan Şen, savcı Celal Kara ile odasında bir süre görüştü. Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelerek savcı Celal Kara ile görüşen Ersan Şen'in, müvekkili olan Süleyman Aslan'ın tutuklanmasına gerekçe olan delilleri görmeyi talep ettiği öğrenildi. Avukat Şen, delilleri görme talebini bir dilekçe ile savcı Celal Kara'ya sundu.

Savcı Celal Kara ile görüştükten sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ersan Şen, “Savcıya delilleri görmek istediğimize dair bir dilekçe sunduk. Bu dilekçeye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin örnek olacak kararlarını da ekledik. Sayın savcı bu talebi değerlendireceğini söyledi” dedi.

Savcı Celal Kara'nın kendisine çok yakıştırmalarda bulunulduğu yönünde ifadelerde bulunduğunu belirten Şen, “Mesele şuraya buraya çekiliyor. Siyasi çekişmelerin içine çekilmek istemiyorum. Yılların hukukçusuyum, kullanılacak bir hukukçu değilim. Bir an önce iddianameyi hazırlamak istiyorum. Bu ithamların içinde olmak istemiyorum" şeklinde konuştu.

Şen, delilleri görme yönündeki taleplerinin değerlendirilmesinden sonra müvekkili Aslan'ın tutuklanmasına ilişkin itiraz dilekçesi yazacaklarını da belirterek, “Delilleri itiraz dilekçesini daha iyi bir şekilde hazırlamak için görmek istiyoruz” dedi.

İstanbul'da 3 dosya halinde yürütülen ve geçtiğimiz günlerde aralarında bakan çocukları, iş adamları ve bazı bürokratların da bulunduğu 24 kişinin tutuklanmasına karar verilen soruşturma kapsamında 60'a yakın şüpheli nöbetçi mahkeme tarafından serbest bırakılmıştı. Edinilen bilgilere göre serbest kalan şüpheliler hakkında adli kontrol tedbiri uygulandığından tutuklanmaları için itirazda bulunulmayacağı iddia edildi. Nöbetçi mahkemeler tarafından serbest bırakılan şüphelilere yurt dışına çıkış yasağı ve haftada bir gün ikametgahlarına en yakın güvenlik birimine giderek imza atma zorunluluğu getirilmişti.

Serbest bırakılan şüpheliler hakkında adli kontrol hükümlerinin uygulanmasına karar verilmemesi halinde savcılık tarafından nöbetçi mahkemeye itiraz dilekçesinin sunulacağı öğrenildi.

Kaynak İHA: Aslan'ın avukatı, delilleri görmek için talepte bulundu

224 BURSA ve Bursaspor Gönüllüleri Derneği'nin Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne ait olan Ördekli Kültür Merkezi'nde düzenlediği panelde Sporda Şiddetin Önlenmesi yasası anlatıldı.

Geniş bir katılımla yapılan toplantıda oturum başkanlığını Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Spor Hukuku Enstitüsü Onursal Başkanı Prof. Dr. Selçuk Öztek yaptı. İstanbul Barosu Spor Hukuku Komisyonu Başkanı Spor Hukuku Enstitüsü Başkan yardımcısı Avukat H.Alpay Köse, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Taner Tabel, yasayı anlattı.

Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu Başkanı, Spor Hukuku Enstitüsü Başkan Yardımcısı Avukat Engin Tuzcuoğlu ile Bursa Cumhuriyet Savcısı Murat Bağlamaç, uygulamalar hakkında görüşlerini açıkladı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Tabel, kişilerin sporda aldıkları cezalara itiraz hakkı olduğunu, bu itirazların hukuka uygun bulunduğunda Cumhuriyet Savcıları tarafından kaldırıldığını söyledi.

Daha sonra söz alan Bursaspor Başkan Danışması Alpay Şar ise Bursaspor'un şiddet olaylarından ötürü 130 bin TL para cezası aldığını ve bu şiddet olaylarının biran önce önlemseni gerektiğini, yoksa kulüplerin kasalarından paraların buralara gideceğini belirtti.

Panele Bursa'nın yanı sıra Adana ve Mersin Barosu başkanlarının katılması dikkat çekti.

Bursa Baro Başkanı Ekrem Demiröz, "Kanun yeni çıktı. Uygulamak için zaman gerekiyor. Şiddeti bitirmek için, şiddet yapmayalım. Rekabet düşmanlık değil, dostluk getirmelidir. 2011'de çıkartılan bu yasanın kapsamı daha geniş tutulmalıdır" dedi.

Daha sonra panelistler, oturuma katılanların sorularını cevaplandırdı.

İY(CE/AÖ) FOTOĞRAF

- Sarıkamış Harekatı'nda şehit olan 90 bin asker, Kars Ardahan Iğdır Dernekleri Federasyonu ve Bursa Sarıkamış Derneği tarafından Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kent Konseyi'nin katkılarıyla düzenlenen programla anıldı.

Sarıkamış Harekatı'nda düşmanla çarpışamadan Allahu Ekber Dağları'nda dondurucu soğuk sebebiyle donarak şehit düşen 90 bin askerimiz, Bursa'da düzenlenen programla anıldı. Atatürk Kongre Kültür Merkezi (Merinos AKKM) Osmangazi Salonu'ndaki 'Sarıkamış Harekatı'nın 99. yılında 90 bin şehidimizi anıyoruz' programına vatandaşlar ilgi gösterdi.

Açılış konuşmasını yapan Bursa Sarıkamış Derneği Başkanı Hüseyin Bulut, bundan 99 yıl önce Sarıkamış Allahu Ekber Dağlarında şehit olan Mehmetçikleri rahmetle andıklarını söyledi. Amansız tipi ve dondurucu soğuğun askerleri esir aldığını ifade eden Bulut, "Sarıkamış bir destandır. Birlik ve beraberliğimizin göstergesidir. Sarıkamış'ta kol kola donarak şehit düşen vatan evlatları, bizlere kardeşliğin nasıl olacağını göstermektedir. Dondurucu soğuğu ruhlarına kadar hissetmelerine rağmen askerlerimiz, canlarını seve seve vatan için vermiştir. Bahar aylarında Sarıkamış'ta karların erimesiyle kardelen çiçekleri yan yana ve sırt sırta vermiş halde ortaya çıkar" dedi.

Sarıkamış'ın önemine değinen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, "Şehit ve gazilerimiz rahmetle anıyoruz. Osmanlı Devleti'nin kurulduğu Bursa, her yöreden ve bölgeden insanları içerisinde barındıran bir şehirdir. Böylesi önemli bir şehirde, Sarıkamış şehitlerini de rahmetle anıyoruz" diye konuştu.

Geçmişi anlamadan geleceği inşa etmek mümkün olmadığını belirten Bursa Valisi Münir Karaloğlu, "Atası olmayanın artısı olmaz diye güzel bir sözümüz var. Tarihimizi anlamazsak, yorumlayamazsak o zaman tarih tekerrür eder. Dün var olan düşmanlar, bugünde var yarında olacak. Onun için tarihte yaşadıklarımızı iyi anlamamız lazım. Geleceği inşa edebilmemiz için, geçmişimizi iyi kavramamız lazım. Sarıkamış'ta koyun koyuna, omuz omuza 90 bin vatan evlatları bu toprakları yurt edinmemiz için, vatan sevgisi için şehit düştüler. Bize sonsuza kadar devam edecek bir mesaj verdiler" açıklamasını yaptı.

Başbakan Erdoğan, toplu açılış törenlerine katılmak üzere geldiği Ordu'dan ayrılarak Giresun'a geçti. Başbakan Erdoğan geceyi Ordu'da geçirirken, helikopter ile Ordu ve Giresun illerinin ortak kullanacağı Ordu'nun Gülyalı ilçesinde yapımı devam eden Ordu-Giresun Havalimanı inşaatının pistine inerek, incelemelerde bulundu. Başbakan Erdoğan, havalimanındaki çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Judo Süper Lig'de 2013 sezonunu kadınlarda yenilgisiz şampiyon kapatan Galatasaray, Paris'te yapılan Avrupa Kulüpler Şampiyonası'nda üçüncü olmayı başardı. Galatasaray, Judonun "Şampiyonlar Ligi" olarak adlandırılan ve Avrupa'nın en iyi takımlarını buluşturan Kulüpler Şampiyonası'nda grubunda yaptığı iki maçı da kazanıp, ilk sıradan çeyrek finale çıktı. Çeyrek finalde İtalya ekibi Fiamme Gialle'yi yenen Galatasaray, yarı finalde gün sonunda şampiyonluğa ulaşan Fransa takımı Maisons Alfort'a 3-2 kaybetti.

Geçen yıl da bu şampiyonada erkeklerde ve kadınlarda üçüncü olan Galatasaray'ın antrenörü Ercan Çakıroğlu, "Bu zorlu organizasyonda peş peşe iki yıl madalya kazanmak mutluluk verici. Ev sahibi Fransa takımı ile yarı finalde karşılaştık ve başa baş geçen eşleşmede beşinci ve son maçtaki yenilgiyle 3-2 kaybettik. Finale de çıkabilirdik ama olmadı. Hedefimiz madalya almaktı, bunu da başardık" diye konuştu.

İSTANBUL

Umre öncesinde tesettüre giren Burcu Güneş, "Allah haccı da nasip etsin" dedi.

Ünlü isimlerden Gülben Ergen, Burcu Güneş, İntizar ve türkücü Bedia Akartürk ile kızı Nihan Seller Akartürk ve Medyum Memiş' olarak bilinen Mehmet Memiş kutsal topraklara gitmek için öğle saatlerinde Atatürk Havalimanı'na geldi. Bilet işlemlerini yaptıran ünlü isimler, tek tek pasaport kontrolünden geçerek, uçağa gitti.

İslam dininin özel ve anlamlı bir din olduğunu iki üç yıldır derinlikli bir şekilde araştırdığını söyleyen Sanatçı Burcu Güneş, "Allah haccı da nasip etsin. Çok güzel bir duygu" dedi.

Tesettüre girdiği görülen Güneş, "Allah nasip ederse bugün Mekke'de olacağız. Oradaki ibadetler bir hafta kadar sürecek. Allah Hac'cı da nasip etsin inşallah. Güzel bir duygu. Çok heyecanlıyım. İki üç yıldır daha da derinlikli bir şekilde İslam dininin ne kadar özel ve anlamlı bir din olduğunun araştırmalarını yapıyordum. Ama bazı şeylerin tam içeriğini anlamak biraz zaman istiyor. Bundan sonra da artık bunun da vakti geldi herhalde, bir davet geldiğini düşünüyorum. Çünkü çok üst üste buna benzer hisler yaşamaya başladım. Çocukluğumdan beri dine çok merakım vardı. Allah konusu geçtiği zaman dikkatle dinlerdim, anlamaya çalışırdım. İnsanlar hep yaşlanınca hacca gidelim derler. Ben ne kadar genç yaşta gidilirse o kadar maneviyatın iyi anlaşılacağını düşünüyorum. Özümüzün ruh olduğunu çok iyi kavramış durumdayım. Bu beden gelip geçici, ruhsal anlamdaki, manevi anlamdaki boyutta da çalışmalarıma devam ediyorum. Bunun için de bu günkü en anlamlı ilk ziyaretimi yapacağım İnşallah" şeklinde konuştu.

Umre vazifesinin, bütün insanlığın gitmesi ve yaşaması gereken bir hal olduğunu söyleyen Sanatçı İntizar ise "Geçen sene hac yapmıştım. İlk gördüğümde, oraya ilk gittiğimde 'Rabbim her sene bana buraya gelmeyi nasip et ve hakikatiyle bunu değerlendirmeyi ve yaşamayı nasip et' diye dua etmiştim. Çok şükür bu sene de gitmek nasip oldu. Allah bütün gençlerimize gençken gitmeyi nasip etsin. Oradaki muazzam, mükemmel birlikteliğin tek bir şuur halinde cem etmesine bizi de dahil etsin" ifadelerini kullandı.

Kutsal topraklara gitmek için kızı Nihan Seller ile birlikte Atatürk Havalimanı'na gelen Bedia Akartürk, "Sizin için de dua edeceğim" dedi. Şarkıcı Gülben Ergen ise sorularını cevapsız bıraktığı basın mensuplarına teşekkür edip tokalaştı.

BURSA'nın merkez Osmangazi İlçesi'nde, 31 yaşındaki Kemal Aslan, ortak kafe işlettiği ve birlikte yaşadığı 35 yaşındaki Yüksel Nohut'u tabancayla boğazından vurarak öldürdü. Cinayette kullandığı ruhsatsız tabancayı bodruma gizledikten sonra kaçmak isteyen Kemal Aslan, gözaltına alındı.

Olay, bugün saat 07.00 sıralarında Altıparmak Mahallesi Bursalı Tahir Caddesi'nde meydana geldi. Yüksel Nohut ile aynı evde kalan, birlikte kafe işlettiği erkek arkadaşı Kemal Aslan, kıskançlık nedeniyle tartışmaya başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Kemal Aslan, belindeki ruhsatsız tabancayı çıkartarak Yüksel Nohut'a ateş etti. Boğazından yaralanan kadın, olay yerinde öldü. Kemal Aslan ise, kullandığı tabancayı bodruma saklayıp, evden uzaklaştı. Gelen Cinayet Büro Amirliği ekipleri, evin yakınlarında kaçmaya çalışan Kemal Aslan'ı gözaltına aldı. Bodrumda yapılan aramada suç aleti 7.65 çapında tabanca ve 30 mermi bulundu.

Yüksel Nohut ile Kemal Aslan'ın yaklaşık 5 ay önce aldıkları bir kafeteryayı işlettikleri belirtildi. Sosyal paylaşım sitesinde birlikte fotoğrafları bulunan Yüksel Nohut'un, Kemal Aslan için, "İşte bu da benim tek vazgeçilmezim. Her şeyim, aşkım, sevgilim, dünyam, Kemalim" diye yazmıştı.

Poliste 28 suç kaydı bulunduğu öğrenilen Kemal Aslan'ın yanı sıra yeğeni S.G. ile kız arkadaşı O.T. de ifadeleri alınmak üzere Cinayet Büro Amirliği'ne götürüldü. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

US,HT(FK/İD)

Türkiye'nin en aktif öğrenci kulüplerinden İTÜ İşletme Mühendisliği Kulübü tarafından ilk kez düzenlenecek olan ADmind, pazar araştıması, proje yönetimi ve kreatif süreç olmak üzere 3 ana bölümden oluşuyor.

Casper ana sponsorluğunda gerçekleşecek yarışma, yarışmacıların kişisel ve akademik eğitimlerle edindiği bilgileri uygulamaya dökebilme, stres yönetimi, kaynakları verimli kullanma ve yönetsel süreçlerde ileriye dönük aldıkları kararların etkinliği gibi yetkinlikleri ölçmeyi amaçlıyor.

Lisans ve lisans üstü öğrencilerinin 3'er kişilik ekiplerle katılabildiği yarışmada bölüm kısıtlaması bulunmamaktadır. İnternet üzerinden yapılan ön eleme sonucu ilk 32'ye giren takımların yarışabileceği ADmind'da ödüller şu şekilde:

"1. Takıma; 5000 TL + Yurt dışı dil eğitimi

2. Takıma; Casper VIA Akıllı Telefon + Yurt dışı dil eğitimi

3. Takıma; Casper VIA Tablet + Yurt dışı dil eğitimi".

19 Ocak 2014 tarihine kadar başvuruları devam edecek yarışmaya http://www.ituadmind.com adresinden başvurulabiliyor.

İSTANBUL

"Çocuklarda obezite sağlık sorunlarının kaynağıdır" diyen Dr. Sangün, yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü'nün obezite sıklığındaki hızlı artışı göz önüne alarak, "kıtalar arası salgın" uyarısı yapmak zorunda kaldığını hatırlattı. Çocukluk çağı obezitesinin, toplumdaki genel kanının aksine "sevimli ve kolaylıkla değiştirilebilecek bir durum" olmadığını, "yaşam boyu sürebilecek" sağlık sorunlarının kaynağı olduğunu ifade eden Dr. Sangün, "Obez çocuğun genetik potansiyeline göre kısa boylu olması, büyüme hızının azalması, ergenlik bulgularında erkene kayma ya da gecikme, göz-kulak ve genel vücut yapısında anormallikler saptanması, kısa sürede çok hızlı kilo alımı, bir sağlık sorunun olduğuna işaret edebilir. Bu nedenle bu durumdaki çocukların mutlaka bir çocuk endokrinoloji uzmanı tarafından incelenmesi gerekir" dedi.

DOĞRU BESLENME ALIŞKANLIĞI EDİNİN

Çocukluk ve ergenlik çağında obezitenin tedavisi konusundaki seçeneklerin az olması nedeniyle önleyici tedbirlerin önem kazandığını vurgulayan Dr. Sangün şöyle devam etti:"Örneğin annenin gebelik boyunca aşırı kilo almaması, gebeliğin izin verdiği ölçüde egzersiz yapması, bebeğin en az 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesi, ebeveynlerin kendilerinin sağlıklı beslenmesi, çocuklar için alınabilecek ilk önlemlerdir. Besin seçimi alışkanlığı erken yaşlarda kazanılmakta, aile fertlerinin beslenme alışkanlıkları birbirini etkilemektedir. O yüzden sağlıklı beslenme ve egzersiz büyüklerin yaşam tarzı olmalı ve çocuklara da bu davranışlar kazandırılmalıdır. Okul öncesi yaş grubunda ailece akşam yemeği yeme sıklığının az olması ve büyük porsiyonlarla yemek yeme alışkanlığı obezite riskini çok arttırmaktadır. Bu yaş grubunda şekerli ve gazlı içeceklerin aşırı tüketimi ile TV izleme süresinin fazla olmasından da kaçınılmalıdır."

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA DİYET YAPILABİLİR

Çocukluk çağı büyüme-gelişme çağı olduğundan "diyet yapılamayacağı" düşüncesinin doğru olmadığının altını çizen Dr. Sangün, şunları kaydetti:"Obezite açısından gereken tetkikleri tamamlanmış çocuklarda, Pediatrik Endokrinoloji uzmanı tarafından önerilen diyet, çocuğun boy uzamasını engellemeyecek şekilde düzenlenir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, doktor tarafından değerlendirilmemiş çocuklara ehil olmayan kişilerce uygunsuz diyetler uygulanmasıdır. Obezite bir hastalıktır ve her hastalık gibi tedavi edilmelidir. Altta yatan bir sağlık sorunu olmasa bile obezitenin kendisi, kalp-damar hastalıkları, karaciğer yağlanması, safra kesesi hastalıkları, astım, orta kulak sorunları, uyku apnesi, migren benzeri baş ağrıları, kemiklerde eğrilikler, ergenlik bozuklukları, psikososyal sorunlar, üreme fonksiyonlarında bozukluklar ve hatta kanser gelişimine yol açabilmektedir"

ASANSÖRÜ DEĞİL MERDİVENİ TERCİH EDİN

Bireysel tedbirlerin yanında okullarda ve kentlerde alınabilecek toplumsal önlemlerinde önemini anlatan Dr. Sangün, "Okullarda ve evlerimizde ceza veya ödül olarak yiyecek- içecekler kullanmamalıdır. Okul içinde ve dışında çocukların keyif alacakları aktivite alanları yaratılmalı, kentler fiziksel aktivitelere olanak verecek şekilde planlanmalıdır. Örneğin ülkemizde çok az yerde mevcut olan bisiklet yolları hem şehir yaşamında ücretsiz bir rehabilitasyon ve egzersiz yapma olanağı yaratacak, hem de kentlerin trafik sorununun çözümü ve enerji tasarrufuna katkıda bulunacaktır. Asansör kullanmak yerine merdiveni tercih etmek, bir başka sağlıklı yaşam seçeneğidir" şeklinde konuştu.

Uzunköprü İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri kazaları ve suçları önlemek adına ruhsatsız, plakasız veya plakası okunmayan motosikletleri toplamaya başladı. Ekipler motosiklet denetimi yaparak yolda gördüğü plakası silinmiş motosikletlere tutanak tutarak alıyor.

Uzunköprü İlçe Müdürü Ahmet Kenar, kazaları ve suçları önlemek adına ruhsatsız, plakasız veya plakası okunmayan motosikletleri topladıklarını ifade etti. Kenar, "Sık sık yaşanan motosiklet hırsızlıklarında vatandaş motosikletinin çalındığını bildiriyor ama plakası yok, ruhsatı yok. Biz bu aracı nasıl arayacağız. Ayrıca çalınan motorlar kötü niyetli kişiler tarafından hırsızlık amacıyla veya bir başka suçta kullanabiliyor. Kazaya karışarak kaçabiliyor. Bazı motosiklet sahipleri plakalarından bir rakam veya harfi silerek hem suç işliyor, hem de polisten kaçmaya çalışıyorlar. Sigorta yaptırmayarak vergi ödemeyerek devleti zarara uğratıyor. Bu tür davranışlarla dürüst ve iyi niyetli vatandaşlara karşı bir saygısızlık yapılıyor. Kötü niyetli motor sahipleri aşırı sürat yaparak, çevreyi rahatsız ediyor. Bu nedenle plakasız, harf veya rakam silinerek plakasıyla oynanmış, plakası kıvrılmış motosikletleri ekiplerimiz nerede yakalarsa tutanak tutarak alıyorlar. Vatandaşlarımız da bize destek olarak bu tür motosikletleri gördükleri yerleri bize ihbarda bulunsunlar" dedi.

ŞENER URFA

EDİRNE

Şemsi Bayraktar, "Bu dönemde 3,2 katına çıkan dane mısır üretimi 1 milyon 850 bin tondan 5,9 milyon tona çıktı" dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2012 yılında 4,6 milyon ton dane mısırın yanı sıra 14 milyon 956 bin 457 ton silajlık mısır, 302 bin 14 ton hasıl mısır (kuru maddesi yüzde 30-40 düzeyinde, taneleri süt hamur oluşum döneminde ve 4-5 santimetre uzunluğunda doğranan mısırdan yapılan silaj).üretimi yapıldığını vurguladı.

Şemsi Bayraktar, 1988-1989 yıllarında 2, 1990'da 2,1, 1991'de 2,18 milyon, 1992'de 2 milyon 225 bin, 1993'de 2,5 milyon tona çıktıktan sonra 1994 yılında 1 milyon 850 bin tona gerileyen dane mısır üretiminin, 1995 yılında 1,9, 1996 yılında 2, 1997'de 2,08, 1998'de 2,3 milyon, 1999'da 2 milyon 297 bin ton, 2000 yılında ise 2,3 milyona ulaştığını belirtti. 2001 yılında 2,2 milyon ton olan dane mısır üretiminin, 2002 yılında 2,1 milyon tona indikten sonra 2004 yılında ilk kez 3 milyon tona yükseldiğini bildiren Bayraktar, 2005 yılında ilk kez 4,2 milyon tonla 4 milyon tonu aşan üretimin, 2006 yılında 3 milyon 811 bin tona, 2007 yılında 3 milyon 535 bin tona indiğini hatırlattı. Dane mısır üretiminin 2008 yılında 4 milyon 274 bin tona çıkan, 2009 yılında 4 milyon 250 bin tona inen, 2010 yılında yeniden 4 milyon 310 bin tona yükselen üretimin, 2011 yılında 4,2 milyon tona yeniden gerilediğini vurgulayan Bayraktar, üretimin 2012 yılında 4,6 milyon tonla ilk kez 4,5 milyon tonu geçtiğini bildirdi.

ÜRETİM 2013 YILINDA 6 MİLYON TONA DAYANDI

Bitkisel üretim ikinci tahmin verilerine göre, 2013 yılında dane mısır üretiminin büyük bir artış göstererek 5,9 milyon tona ulaşacağını ve 6 milyon ton sınırına dayanacağını belirten Bayraktar, şunları kaydetti:"2012 yılında dane mısır üretimi yüzde 9,5 artmıştı. Bu artış oranı 2013 yılında yüzde 28,3'e ulaştı. Mısır ekilen alan 2001 yılında 5,5 milyon dekardı. Bu rakam 2002 yılında 5 milyon dekara indi. 2003 yılında 5,6, 2004 yılında 5,45, 2005 yılında 6 milyon dekara ulaştı. 2006 yılında 5 milyon 360 bin dekar olan mısır ekilen alan, 2007 yılında 5 milyon 175 bin dekar, 2008 yılında 5 milyon 950 bin, 2009 yılında 5 milyon 920 bin, 2010 yılında 5 milyon 940 bin, 2011 yılında 5 milyon 890 bin, 2012 yılında 6 milyon 226 bin 94 dekara çıktı."

İLLERDE ÜRETİM

Dane mısır üretiminde Adana, Şanlıurfa, silajlık mısır üretiminde İzmir, Konya, hasıl mısır üretimde Zonguldak, Isparta başta geldiğine dikkati çeken Bayraktar, şu bilgileri verdi:"Adana 2012 yılında dane mısır üretiminin yüzde 14,84'ünü, Şanlıurfa yüzde 13,24'ünü gerçekleştirdi. 2012 yılında 682 bin 462 tonluk dane mısır üretimiyle birinci olan Adana'yı, 608 bin 991 tonla Şanlıurfa, 435 bin 588 tonla Mardin, 327 bin 552 bin tonla Sakarya, 322 bin 153 tonla Osmaniye, 312 bin 59 tonla Konya, 230 bin 822 tonla Manisa, 148 bin 472 tonla Mersin, 146 bin 455 tonla Aydın, 136 bin 984 tonla Hatay, 135 bin 572 tonla İzmir, 114 bin 524 tonla Kahramanmaraş, 113 bin 98 tonla Diyarbakır, 112 bin 624 tonla Karaman, 104 bin 859 tonla Bursa izliyor.

Silajlık mısırın yüzde 12,54'ü İzmir'de, yüzde 7,53'ü Konya'da üretildi. 2012 yılında 1 milyon 875 bin 790 tonluk silajlık mısır üretimiyle ilk sırayı alan İzmir'i, 1 milyon 125 bin 751 tonla Konya, 944 bin 277 tonla Balıkesir, 893 bin 440 tonla Bursa, 880 bin 531 tonla Aydın, 671 bin 544 tonla Sakarya, 665 bin 448 tonla Çanakkale, 550 bin 808 tonla Samsun, 519 bin 44 tonla Denizli, 430 bin 293 tonla Kayseri takip ediyor.

Hasıl mısırın yüzde 15,58'i Zonguldak, yüzde 14,83'e Isparta üretildi. Zonguldak, 2012 yılında ürettiği 47 bin 44 ton hasıl mısır üretimiyle birinci olurken, Isparta 44 bin 798 tonla ikinci, Antalya 24 bin 983 tonla üçüncü, Aydın 22 bin 684 tonla dördüncü, Balıkesir 20 bin 449 tonla dördüncü, Sakarya 20 bin 150 tonla beşinci oldu."

VERİMDE DANE MISIRDA AYDIN, SİLAJLIKTA MARDİN, HASILDA ESKİŞEHİR BİRİNCİ

Dane mısırda 2012 yılında ülke ortalama dekar başına verimin 739 kilogram iken, Aydın'da 995, İzmir'e 972, Manisa'da 883, Adana'da 861, Siirt'te 858 kilograma ulaştığını bildiren Bayraktar, verimin Zonguldak'ta 169, Ordu'da 164, Giresun'da 154, Bayburt'ta 133, Ardahan'da 100 kilograma kadar indiğini belirtti.

Silajık mısırda 2012 yılında dekar başına verimde ülke ortalamasının 4 bin 450 kilogram olduğunu vurgulayan Bayraktar, verimin, Mardin'de 6 bin, Kırşehir'de 5 bin 684, Malatya'da 5 bin 615, Konya'da 5 bin 327, Çanakkale'de 5 bin 266 kilograma yükseldiğini, bu rakamın Ordu'da 2 bin 309, Adıyaman'da 2 bin 218, Van'da 2 bin 144, Kars'ta 1800, Kilis'te 730 kilograma kadar düştüğü bilgisini verdi.

Bayraktar, hasıl mısırda 2012 yılında dekar başına ülke ortalama veriminin 1739 kilogram olduğunu, bu rakamın Artvin'de 537, Edirne'de 419, Kocaeli ve Osmaniye'de 333, Mersin'de 317 kilograma kadar gerilediği, Eskişehir'de 5 bin, Isparta'da 4 bin 54, Malatya'da 3 bin 911, Bolu'da 3 bin 536, Ankara'da ise 3 bin 303 kilograma yükseldiğini belirtti.

ÜRETİMDE ABD BİRİNCİ, ÇİN İKİNCİ, BREZİLYA ÜÇÜNCÜ

Türkiye'nin dünya dane mısır üretiminde payı, üretim artışına bağlı olarak arttığı bilgisini veren Bayraktar, 2012 yılında üretimde ABD'nin 273,8 milyon tonluk üretimle birinciliğini sürdürürken, Çin'in 208,1 milyon tonla ikinci, Brezilya'nın 71,3 milyon tonla üçüncü olduğunun görüldüğünü belirtti.Bayraktar, şunları kaydetti:"Türkiye, 2012 yılında 4,6 milyon ton üretimiyle Macaristan'ın ardından dünyada 24'üncü sırada bulunuyor. İspanya, 4,2 milyon tonluk üretimiyle Türkiye'yi takip ediyor. Dünya dane mısır üretimi, 1994-2012 döneminde 569 milyon 12 bin 72 tondan 875 milyon 98 bin 630 tona çıktı. 2013 yılında 959 milyon 835 bin tona yükseldi. Türkiye'nin 1994 yılında 1 milyon 850 bin ton olan dane mısır üretimi, 2012 yılında 4,6 milyon tona çıktı. 2013 yılında 5,9 milyon tona yükselecek. Türkiye'nin dünya mısır üretiminde 1994 yılında yüzde 0,325 olan payı, 2012 yılında yüzde 0,526'ya çıktı. Bu oran, 2013 yılında yüzde 0,615'e ulaşacak."

Sarı-lacivertli kulübün resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, "Futbolcumuz Raul Meireles ile ilgili 'Kadroda yoksam idmana da çıkmam' başlıklı haber yalandır. Portekizli oyuncumuz Meireles, Futbol Takımımızın dün sabah saat 11.00'de gerçekleştirilen antrenmanına katılmıştır. Gerçek olmayan bu haberlerin dikkate alınmamasını, taraftarlarımızdan ve kamuoyundan rica ederiz" denildi.

İSTANBUL

Türkiye'nin en önemli ve köklü grubu olan MFÖ, Bahçeşehir Kültür Sanat Merkezi (BKSM)'nde sahne aldı. Biletleri haftalar öncesinden tükenen konserde, MFÖ unutulmaz parçalarını hayranlarıyla birlikte seslendirdi. Konsere, Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Ak Parti Başakşehir İlçe Başkanı Harun Karaca, Başkan Yardımcıları Haluk Dikbaş, Nurettin Ertemel ve çok sayıda Başakşehirli katıldı.

MFÖ, BAŞAKŞEHİRLİ'LERLE BİRLİKTE SÖYLEDİ

BKSM'nin tamamını dolduran hayranlarının alkışlarıyla sahne alan MFÖ, konsere 'Ele güne karşı' parçasıyla başladı. Grup üyelerinden Mazhar Alanson, konser başlangıcında seyircilere seslenerek, "Biz bu kadar güzel, bu kadar yoğun bir izleyici beklemiyorduk. Siz kocaman bir şehirmişsiniz. Konserde, sizden söz istiyorum, herkes sesim kötü demeden, yanımda oturan ne der demeden, MFÖ parçalarını hep bir ağızdan, avaz avaz söyleyecek" şeklinde konuştu.

Özkan Uğur'un rahatsızlığından dolayı MFÖ konserlerine bir süre ara vermek zorunda kaldıklarını dile getiren Alanson, "Çok şükür, Özkan'ın hastalığı sizlerin ilgi ve dualarıyla iyileşti, şimdi çok iyi. Yeniden sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyoruz" dedi.

Fuat Güner ise, "MFÖ olarak 41 yılı geride bıraktık. Hayatımdaki en güzel ve unutulmaz anılar MFÖ'de yaşadığım anlardır" diye konuştu.

Konserlerinde 3 ayrı jenerasyonu bir araya getiren, Türkiye'nin ender gruplardan MFÖ, BKSM konserinde, 41 yıllık beraberlikten oluşan unutulmaz parçalarını Başakşehirlililer için seslendirdi. Grup; Mazeretim var, Ah bu ben, Sakın gelme, Benim hala umudum var, Yandım yandım, Yalnızlık ömür boyu, Tam ortasındayım, Mecburen, Bu sabah yağmur var İstanbul'da, Bir zamanlar, Olduramadım, Sarı Laleler, Ali Desidero gibi hafızalara yer etmiş olan parçalarını hayranlarıyla hep bir ağızdan söyledi.

MFÖ, sahne performanslarıyla göz doldurdu. Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, aldıkları sayısız ödüller ve getirmiş oldukları yeniliklerle pop müzik tarihinin simgesi olan MFÖ'ye gecenin anısına çiçek takdim etti.

- Bursa Doğa Koleji 4. sınıf öğrencileri, Vali Münir Karaloğlu'nu ziyaret etti.

Dünya Su Günü etkinlikleri kapsamında suyun bilinçli kullanılması ve gereksiz tüketiminin engellenmesi için çalışma başlatan öğrenciler ilk olarak Bursa Valisi Münir Karaloğlu'nu makamında ziyaret ederek, bilgi verdi. Dünya su gününe hazırlanan öğrenciler, 'Bursa farkında ya siz' isimli proje için su damlası resmini Karaloğlu'na boyatarak slogan hazırlattılar. Öğrenciler ile yakından ilgilenen Karaloğlu, "Su hayatın kendisidir. Su yoksa yaşam yok, su yoksa hayat yoktur. Biz suyu kullanırken ucuz bir malzeme gibi kullanıyoruz, ama çok değerlidir. Su hayatın başlangıcı, israf etmeden ihtiyacımız kadar ve her şeyden önemlisi kirletmeden doğayı korumamız gerekiyor" dedi.

Bursa genelinde bine yakın yönetici ve sanatçı ile görüşmek amacıyla yola çıktıklarını anlatan Doğa Koleji Hamitler İlkokulu Müdiresi Canan Çizer, okulda öğrencilerden her ay evlerine gelen su faturalarını getirmelerini istediklerini ifade etti. Çizer, faturaları takip ederek düzenli bir şekilde su harcamalarını düşüren öğrencileri yıl sonunda en çevreci öğrenci seçtiklerini söyledi.

"Nanoteknoloji ve Doku Mühendisliği: Güncel Sorunlar ve Gelecek Öngörüleri" adlı iki günlük toplantı, İstanbul Kültür Üniversitesi (İKÜ) Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü ile Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi, Massachusetts Institute of Technology (MIT) Sağlık Bilimleri ve Teknoloji Bölümü, Boston, Carnegie Mellon ve Ortadoğu Teknik Üniversiteleri ile Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi uzmanları ortaklığında yapıldı.

Yaklaşık 450 dinleyicinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıya ilgi büyüktü. Toplantıda, kök hücre, doku mühendisliği ve nanoteknoloji alanındaki son gelişmeler ele alındı.Toplantının önemli konuşmacılarından biri olan, Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Doçent Dr. Ali Khademhosseini, mikro ve nano ölçekli 3 boyutlu akışkan biyomateryaller ile kök hücrelerden mühendislik temelleri ile yeni organ veya doku yapılması tekniklerinden bahsetti.

"HÜCRELERİ VE MATERYALLERİ ALIP BİRLEŞTİRİYORUZ VE İNSANLARA NAKLEDİLEBİLECEK DOKULAR YAPIYORUZ"

Biyomedikal mikrocihazlar ve biyomalzeme alanında araştırmalar yapan, Dr. Ali Khademhosseini, çalışmaları hakkında bilgi vererek şunları söyledi: "Laboratuvarımızda, nakillerde kullanılabilecek işlevsel dokular oluşturmaya çalışıyoruz. Hücreleri ve materyalleri alıp birleştiriyoruz ve insanlara nakledilebilecek dokular yapıyoruz. Şu anda hayvanlara nakil yapılabiliyor fakat ileride insanlara da nakil yapılabilir. Bu dokuları, yeni ilaç ve kimyasalların zehirli olup olmadığını, hastalıkları tedavi edip etmediklerini test etmek için de kullanıyoruz."

"KALP KRİZİ SONUCU KALPTE OLUŞAN HASAR TEDAVİ EDİLEBİLECEK"

Kalp krizi sonucu hasar gören kalplerde onarım mümkün olup olmadığı sorusu üzerine Khademhosseini, "Bu, gelişmekte olan bir alan. Kalbin zarar görmüş kısımlarını iyileştirmek ya da yeniden oluşturmak için kalbe yerleştirilebilen kalp hücreleri ya da farklı materyaller kullanımı gibi farklı yaklaşımlar var. Şu anda, bunlar araştırma aşamasında. Fakat gelecekte bunların mümkün olabileceğini düşünüyorum" dedi.

"KİŞİNİN KENDİ VÜCUDUNDAN KÖK HÜCRE YAPIMINDA MESAFE KAT EDİLDİ"

Kök hücre uygulamasında gelinen son noktayı anlatan Khademhosseini sözlerine şöyle devam etti: "Kök hücreleri çok önemli çünkü nakil uygulamaları, doku mühendisliği gibi uygulamalar için hücre kaynağı sağlıyor. Bu konudaki mevcut gelişmelere bakarsak, kişinin kendi vücudundan kök hücre yapımında mesafe kat edildi. Hücreler kişiden kişiye değişir. Şu an kök hücre yapımı için kişinin kendisinden alınan hücreler kullanılabiliyor. Bu hücrelerin vücuttan alınması ve başka bir kişide işlevsel olabilmesi için doğru hücre tiplerini belirlemede de aşama kaydedildi."

"BİYOLOJİK BİR YAPAY KALP OLUŞTURMA KONUSUNDA GELİŞMELER VAR"

Yapay kalp uygulamasında gelinen son aşamayı anlatan, Dr. Ali Khademhosseini "Yapay kalp uygulamalarında, sadece makineden ziyade, daha biyolojik bir yapay kalp oluşturma konusunda gelişmeler var. Bu yöndeki araştırmalar henüz ilk safhalarında fakat gerçek kalple tamamen aynı özelliklere sahip, bütünüyle biyolojik, nakil edilebilen, damarlandırabilen (vaskülarize edilebilen) bir yapay kalp oluşturma yönünde çalışmalar var."

Biyonik kas araştırmasından da söz eden Khademhosseini, "Kas gibi çalışabilecek dokular yapmak için çeşitli materyaller geliştirip bunları kas hücreleriyle birleştirmeye çalışıyoruz. Bu dokular, kendi kendine faaliyete geçebilir ve normal kaslarda olduğu gibi şekil değiştirebilir. Bunun, tıbbi uygulamalar için yapay kas yapımı yanında, gelecekte robot bilimi ve tıp dışındaki diğer alanlarda da uygulanabileceğini düşünüyoruz."

İlaç endüstrisinde kullanılabilecek insan dokularının geliştirilmesi hakkında ilginç açıklamalarda bulunan, Khademhosseini "İlaç endüstrisinde, yeni ilaçlar geliştirilirken hayvanlarda test ediliyor, fakat hayvanların ve insanların sistemi oldukça farklı, bu yüzden de ilaç geliştirmede zorluklar yaşanıyor. Hayvanlarda işe yarayan ama insanlarda işe yaramayan pek çok ilaç var. Yeni bir ilaç geliştirmek çok maliyetli bir iş. Doku mühendisliğiyle, insanlardan elde edilen bu dokuları kullanarak, hatta belirli hastalıklara, belirli dokuları kullanarak, kimyasal materyalleri bunlar üzerinde test edebilirsiniz. Bu, hem ilaç sektörüne katkı sağlayacak hem de piyasaya yeni ilaç sürmenin maliyetini azaltacaktır" dedi.

Khademhosseinni, mikroölçekli cihazlar kullanarak kök hücre mikro çevresi kontrolü üzerine birçok metot ve doku mühendisliği alanında kullanılmak üzere birçok biyomateryal üretti. Khademhosseinni'nin 300'ü aşkın yayını, 14'e yakın patenti bulunuyor ve 200'e yakın kongrede davetli konuşmacı oldu.Khademhoseinni'nin disiplinler arası çalışmaları 30'un üzerinde ulusal ve uluslararası ödül kazandı. 2011 yılında Barack Obama tarafından genç Bilim insanlarına ve mühendislerine verilen PECASE (Presidential Early Career Award for Scientists and Engineers) ödülünü alan başarılı bilim adamlarından biridir.

İstanbul Kültür Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü'nün ev sahipliğinde 20-21 Aralık tarihlerinde düzenlenen, toplantıya, Harvard Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Utkan Demirci (Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi, Massachusetts Institute of Technology (MIT) Sağlık Bilimleri ve Teknoloji Bölümü), Carnegie Mellon Üniversitesi'nden Prof. Dr. Metin Sitti (Carnegie Mellon Üniversitesi Nanorobotik Laboratuarı), Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Dr. Mehmet Dökmeci, Boston Üniversitesi Mekanik Mühendisliği bölümünden Dr. Kamil Ekinci, Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nesrin Hasırcı, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden Op. Dr. Selçuk Kılınç, Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi, Massachusetts Institute of Technology (MIT) Sağlık Bilimleri ve Teknoloji bölümünden Dr. Ali Khademhosseini ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Derneği kurucu başkanı Prof. Dr. Vasıf Hasırcı konuşmacı olarak katıldı.Toplantıda, Dr. Utkan Demirci, nano ve mikroakışkan teknolojilerin tıpta, tanı ve gözlemde, özellikle ovaryum kanseri ya da HIV gibi viral enfeksiyonların tanısında kullanılabilirlikleri hakkında bilgi verdi. Demirci, minyatür mobil robotların insan vücudunda erişilemez bölgelere gönderilmesi ile klinik görüntüleme, bölgesel ilaç salınımı, biyopsi gibi tıbbi gerçekleştirilebildiğini anlattı. Prof. Dr. Metin Sitti, tıp ve biyomühendislik uygulamalarında mikro düzeyde robotları konu alan bir konuşma gerçekleştirdi.

RAİDE ORAL

İstanbul'a gelen Carnegie Mellon Üniversitesi Nano Robotik Laboratuvarı'nın Direktörü Prof. Dr. Metin Sitti, insan vücudu içerisinde dolaşabilen robotik kapsüller sayesinde, erken teşhis ve hastalıklı bölgelere ilaç uygulama işlemlerinin daha kolay hale geleceğini açıkladı.İstanbul Kültür Üniversitesi (İKÜ) Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü'nün davetlisi olarak Türkiye'ye gelen Carnegie Mellon Üniversitesi Nano Robotik Laboratuvarı Direktörü Prof. Dr. MetinSitti'nin geliştirdiği teknolojiler yankı uyandırdı.

"Nanoteknoloji ve Doku Mühendisliği Güncel Sorunlar ve Gelecek Öngörüleri" isimli toplantıda konuşan Prof. Dr. Metin Sitti, insan vücudu içerisinde dolaşabilen mikro robotik kapsüllerin dışarıdan yönlendirilmesiyle birçok hastalığın tedavisinin mümkün hale geldiğini söyledi. Sitti, "Amacımız, küçük robotların insan vücudu içinde rahatça dolaşıp tıbbi müdahaleler yapabilmesiydi. İnsan vücudunun içinde kullanılan şu anki tıbbi cihazlar acı veriyor. Bizim yaptığımız kapsüller yutulabileceği gibi acı vermeden hastalıklı bölgeye ya da vücudun herhangi bir bölgesine gönderiliyor. Bu kapsüller hem biyopsi yapabilecek, hem ilaç verebilecek hem de kamerayla görüntü sağlayabilecek şekilde tasarlanıyor. Kanser ilaçlarının yan etkilerinden kurtulmak için ilacı sadece hastalıklı bölgeye uygulamak da bu cihazlarla mümkün olabilecek. Bazen hastalara aşırı doz uygulaması gerekebiliyor ancak yan etkileri nedeniyle yeteri kadar doz verilemiyor. Bu robotlar sayesinde sadece hastalığın var olduğu bölgeye çok miktarda ilaç verilmesi mümkün hale gelecek. Kanserin erken teşhisi ve tedavisinde de sıklıkla kullanılacak bir teknoloji olacak. Çalışmalarına başladık ve önümüzdeki yıllarda hayvan testleri yapılacak" dedi.

İstanbul Kültür Üniversitesi (İKÜ) Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü ile Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi, MassachusettsInstitute of Technology (MIT) Sağlık Bilimleri ve Teknoloji Bölümü, Boston, Carnegie Mellon ve Ortadoğu Teknik Üniversiteleri ile Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi uzmanları ortaklığında "Nanoteknoloji ve Doku Mühendisliği: Güncel Sorunlar ve Gelecek Öngörüleri" adlı bir toplantı düzenlendi.İki gün süren toplantının açılış konuşmasını İKÜ Rektörü Prof. Dr. S. Semahat Demir yaptı. Prof. Dr. Demir, toplantının uluslararası bilgi paylaşımı bakımından önemli olduğuna dikkat çekerek, katılımcıların alanlarında uzman ve ilgi çekici tıbbi konularda aydınlatıcı bilgiler vereceğini söyledi. Prof. Dr.Semahat Demir, toplantının katılımcılarına birer plaket sunarak tek tek teşekkür etti.

TÜRK DOKTOR, EN İYİ SPERMİ SEÇEBİLECEK TÜP BEBEK TEKNOLOJİSİNİ GELİŞTİRDİ

Dünyayı değiştirecek 35 bilim insanından biri olarak kabul edilen Türk Doktor Utkan Demirci, geliştirdikleri tüp bebek sistemini konferansta anlattı. Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi, Massachusetts Institute of Technology (MIT) Sağlık Bilimleri ve Teknoloji Bölümü'nde araştırmalarını sürdüren Demirci, "Milyonlarca ölü spermin içerisinden en canlı olanını seçebilirseniz tüp bebek konusunda bir adım önde oluyorsunuz tam olarak yaptığımız şey bu. En iyi spermi ayrıştırabilecek bir cihaz yaptık. Bu daha doğrusu bir çip. Bu cihaz sayesinde bebeği olmayanların şansını bir kademe daha arttırıyoruz" diye konuştu.

Dr. Utkan Demirci ile birlikte cihazı geliştiren Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden Op. Dr. Selçuk Kılınç ise tüp bebek çipinin nasıl çalıştığı hakkında bilgiler verdi. Kılınç, "Geliştirdiğimiz çip spermlerin gideceği yolları inceliyor. Spermlerin doğasında bulunan yarışma güdüsünü kullanmak için bir ortam oluşturuyoruz. Dolayısıyla en iyi ya da en canlı spermin doğru kanaldan gitmesi sağlanabiliyor" diye konuştu.Toplantıda, Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Dr. Mehmet Dökmeci, çok fonksiyonlu nanosensörlerin tıpta kullanılmasından bahsetti. Dökmeci, Karbon nanotüpler olarak tasarlanan bu yapıların mekanik sağlamlık ve sıcaklığa dayanıklılık gibi özellikleri sayesinde değişen ortam şartları ile ilişkili biyomoleküllerin saptanabildiğini gösterdi.

Boston Üniversitesi Mekanik Mühendisliği Bölümü'nden Dr. Kamil Ekinci ise nanosistemler aracılığı ile bakterilerde antibiyotik direncinin gözlemlenebildiğini açıkladı. Ekinci, benzer sistemlerin hastalarda yeniden organ yapımına yönelik olarak kullanılabileceğini anlattı.

Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nden (ODTÜ) Prof. Dr. Nesrin Hasırcı polimerik materyallerin mikro ve nano düzeyde değişimlerinin tıpta kullanımlarına değinerek, özellikle kemik dokusunun nakli sonrası kullanılan materyallerden kaynaklı adhezyon ve enfeksiyon problemlerin altını çizerek antibakteriyel özellikte ve çabuk yara iyileşmesi sağlayan biyoaktif moleküller hakkında bilgiler aktardı.

Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi, Massachusetts Institute ofTechnology (MIT) Sağlık Bilimleri ve Teknoloji Bölümü'nden Dr. Ali Khademhosseini mikro ve nano ölçekli 3 boyutlu akışkan biyomateryaller ile kök hücrelerden mühendislik temelleri ile yeni organ veya doku yapılması teknikleri konusunda toplantıya katılanları bilgilendirdi.

Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Derneği Kurucu Başkanı Prof. Dr. Vasıf Hasırcı doku mühendisliğindeki potansiyel yaklaşımlar ve sınırlamalar ile biyomalzemelerin kullanımlarını anlattı.Toplantıda sonrasında düzenlenen oturumda ise konuşmalar hakkında genel bir değerlendirme gerçekleştirildi. İstanbul Kültür, MIT, Harvard, Carnegie Mellon, ODTÜ, Boston üniversitelerinden uzmanlar gelecekte potansiyel işbirlikleri, uygulama alanları, çok disiplinli projeler ve alan ile ilgili uygulama yapacak uzmanların yetiştirilmesi ile ilgili temalar hakkında fikir paylaşımında bulundu.

Kayak sezonunun açılmasıyla birlikte kayak severlerin akınına uğrayan Palandöken Kayak Merkezi'nde bugün konuklar için meşaleli kayak gösterisi düzenlendi. Xanadu Otel'de düzenlenen gösteriyi izleyen kayak severler, ateş etrafında dans edip gönüllerince eğlendi.

Xanadu Snow White Otel Genel Müdürü Murat Altuğ Kargı, 5 Aralık itibariyle kayak sezonunu açtıklarını belirterek, bugün konukları için özel meşaleli kayak gösterisi yaptıklarını söyledi. Yılbaşı öncesi oteldeki doluluk oranının çok fazla arttığını dile getiren Kargı, gece kayağı ile de müşterilerine doyasıya kayak keyfi sunduklarını belirtti.

Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, sarı-kırmızılı takımın çocuklarla buluştuğu yılbaşı kutlamasında, "Kulüp olarak hedefimiz Avrupa'da her zaman en yüksek seviyeye çıkmak" dedi.

Türk Telekom Arena'da düzenlenen yılbaşı partisine Başkan Ünal Aysal'ın yanı sıra yönetim kurulu üyeleri, teknik direktör Roberto Mancini ve bazı futbolcular da katıldı. Yıldız oyuncuların minik oyuncularla yakından ilgilenmesi ise dikkatlerden kaçmadı.

"ÇITAYI YUKARI KOYUYORUZ"

Başkan Ünal Aysal, hedeflerinin en yukarı olduğuna vurgu yaparak, "Çıtayı yukarıya koyuyoruz. Şampiyonlar Ligi'nde Chelsea ile eşleştik. Artık bu turdan sonra büyük, küçük rakip takım ayrımı yoktur. Hepsini yenmek zorundayız. Sonuna kadar gideceğiz" diye konuştu.

"BEKLENTİLERİN YÜKSEK OLDUĞUNU BİLİYORUZ"

Basın mensuplarının takıma devre arasında yapılacak transferler konusundaki sorularını da yanıtlayan Aysal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Galatasaray'dan beklentilerin yüksek olduğunu biliyoruz. Takımın eksikliklerini kapatmak zorundayız. Eksikliklerimizi gördük. Aksayan noktaların farkındayız. Önümüzde bir aylık fırsat var. Bu arayı en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz" cevabını verdi.

Brezilyalı oyuncu Gremiolu Alex Telles'in sorulması üzerine Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, "Niçin olmasın. Gönlünüzden geçen benimde kafamdan geçiyordur muhakkak" dedi.

"BİZE BİR YAZI GELMEDİ"

Juventus ile oynanan Şampiyonlar Ligi maçı sonrasında stadın üstünün kapatılmadığı ve Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nün Türk Telekom Arena'yı Galatasaray Kulübü'nden geriye alacağı yönündeki iddialar konusunda ise Başkan Ünal Aysal, şunları söyledi:

"Şu ana kadar Galatasaray Kulübü'ne bir yazı gelmedi. Hazırlık varsa bunları oturup konuşuruz. Her şey mahkemede çözülür diye bir şey yok. 3 senedir yönetimdeyim. Hukuki yollardan değil olayları anlaşarak halletme davranış oldu."

"UEFA YETKİLİLERİ STADIN ZEMİNİNİ BEĞENDİ"

Juventus maçı sonrasında Türk Telekom Arena Stadı'nın zeminin bozulması ile ilgili olarak ise Aysal, zemini yarın oynanacak Trabzonspor maçında göreceklerini vurgulayarak, "Bu bize bir gösterge olacaktır. Büyük ihtimalle de sorun olmayacaktır. Zaten stadımızı UEFA yetkilileri de inceledi. Zeminimiz onların gözüyle de daha da iyi çıktı. Ancak yarın ki maç sonrası konuşabilirim" diye konuştu.

Başkan Aysal, yarın oynanacak Trabzonspor maçında takımından başarı beklediğini belirterek, "Buna da hakkım olduğuna inanıyorum. Başarı için her şeyi yapıyoruz" şeklinde konuştu.

DOĞAN GÜNDOĞDU

Anadolu Üniversitesi (AÜ) İki Eylül Kampüsü Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu (BESYO) Spor Salonu'nda gerçekleşen yarışmanın açılış konuşmasını Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı yaptı. Türkvizyon Şarkı Yarışması'nın, bir yarışma olmanın ötesinde bir anlam ifade ettiğini belirten Bakan Avcı, yarışmanın ilkini Eskişehir'de gerçekleştirmenin heyecanını yaşadığını söyledi. Avcı, "Türkvizyon; dostluğumuzun, kardeşliğimizin, muhabbetimizin, Türkvizyon; dilde, fikirde, işte birliğin gönül diliyle ve müzik diliyle ifadesidir. Türkvizyon Şarkı Yarışması, gönüller arasındaki köprü, Türk dünyasının sesi, sözü, müziğidir. Türkvizyon Şarkı Yarışması'nın finalini zihnimize, yüreğimize düşürdüğü farklı ilhamlarla gerçekleştiriyoruz. Dileğimiz odur ki, bu yarışma gelenekselleşerek nice yıllar Türk dünyasının zenginliğini, müziğin evrensel dili ile anlatacak. 300 milyona yaklaşan Türk dünyasının, yakınlaşmasının, kucaklaşmasının en değerli zeminlerinden biri olacaktır" dedi.

TÜRKVİZYON, GÖNÜL YOLCULUĞUNDA ÇOK ÖNEMLİ BİR KİLOMETRE TAŞIDIR

Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna ise konuşmasına, Bahtiyar Vahapzade'nin şiiri ile başlayarak şunları söyledi:

"İşte bunun gibi Türk dünyasında hangi şair ne yazdıysa bizleri anlatıyor, türkülerimiz şarkılarımız da bizi söylüyor. Hepimizin temennisi muhabbetin sonsuz sadakatin ebedi olması. Hepimiz diliyoruz ki kimsenin yüreğindeki gönül teli kırılmasın eğer o kırılırsa en çok bizim yüreğimiz incinir. Gönülden gönüle giden bu ince yolda gönüllerin birliğidir. Bu anlamda Türkvizyon, birlik ve beraberlik yolunda nefesimizdir. Türkvizyon'un logosuna 'Anka' kuşunu kondurduk. Bizim de gayemiz 'Anka' gibi gönül ardındaki Kaf Dağı'nı aşmak ve gönüllere girmektir. Türkvizyon bu gönül yolculuğunda çok önemli bir kilometre taşıdır. İlki Eskişehir'de düzenlenen bu şarkı yarışması daha ilk yılında 24 ülkeyi ve 300 milyon kardeşimizi de ekranda bir araya getirmektedir. Bu yarışmanın asıl birincisi dünya küresinde geniş bir hayat coğrafyasına hayat vermiş Türk dünyası ile sevgi, hoşgörü, kardeşlik ve birliktir. Biz, değerler dünyamızda hayırda ve barışta yarışırız. Yunus Emre'nin dediği gibi 'Bize mana gerek dava gerekmez'. Bu manaya sadık işler üretmeye devam ediyoruz Türkvizyon da bizim ürettiğimiz bu güzellikleri taçlandırmaktadır."

Açılış konuşmalarının ardından 12 ülkenin sanatçıları sahne alarak şarkılarını seslendirdi. Şarkıların bitiminde jüri tarafından oylamaya geçildi. Oylama sırasında sahneye Burcu Güneş çıkarak 'Gül Kokusu' adli şarkısını söyledi. 24 jüri üyesinin oylama sonucunda yarışmanın birincisi 210 puan alan Azerbaycan oldu. İkinciliği 205 puanla Belarus, üçüncülüğü ise 200 puanla Ukrayna elde etti. Manevra Grubu'nun 'Sen, Ben, Biz' şarkısı ile yarışan Türkiye ise 187 puan ile 6'ncı sırada yer aldı.

Finalde sahne alan 12 ülke ve temsilcileri ise şöyle:

"Kazakistan-Rin'Go Grubu, Türkiye-Manevra Grubu, Beyaz Rusya Cumhuriyeti-Güneş, Özbekistan-Nilüfer Usmanova, Azerbaycan-Farid Hasanov, Bosna-Hersek, Emir-Frozen CamelsMirza, Tataristan-Alina Şaripjanova, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti-Gommalar Grubu, Kırgızistan-Çoro Grubu, Altay Cumhuriyeti-Artur Marlujokov, Ukrayna-Fazile İbrahimova ve Kosova-Ergin Karahasan."

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Ankara merkezli açılan 28 Şubat davasında tutuklu tüm sanıkların tahliye edilmesini "Perşembenin gelişi çarşambadan belli olurmuş. Biz baştan böyle olacağın tahmin ediyorduk." şeklinde değerlendirdi. Kamalak, son yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun AK Parti'nin oylarını düşürüp düşürmeyeceğinin sandıkta belli olacağını söyledi.

Bursa'da, partisinin belediye başkan adaylarının Merinos Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen tanıtım toplantısında gündemi değerlendiren SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, 28 Şubat davasıyla ilgili tüm sanıkların tahliye edilmesini eleştirdi.

Kamalak şöyle konuştu: "Perşembenin gelişi çarşambadan belli olurmuş. Biz baştan böyle olacağın tahmin ediyorduk. Çünkü 28 Şubat sürecine gelince yargılama kanun değiştirildi. Özel yetkili mahkemelerin yerine özel ağır ceza mahkemeleri getirildi. Sonra sayın başbakan neredeyse 'görev yapacak subay kalmadı' anlamında mesajlar verdi. Millet bundan rahatsızlık duyuyordu. O çerçevede bu noktaya gelindi. Hayırlısı bakalım."

Kamalak, bir gazetecinin 'Hükümet temsilcileri tutuklu milletvekillerinin tahliye edilmesine yönelik açıklamalar yapıyorlar. Siz bunu nasıl yorumluyorsunuz?' şeklindeki soruya "Hükümet talebinde samimiyse kanun çıkarma yetkisine sahiptir. Hiçbir tartışmaya meydan vermeyecek şekilde bir maddelik kanun çıkartır, mesele biter gider." şeklinde cevap verdi.

Parti olarak 30 Mart 2014 yerel seçimlerde iddialı olduklarını vurgulayan Kamalak, "Biz, 81 ilde, 971 ilçede, 386 beldede seçimlere gidiyoruz. İddialıyız. Milletimize güveniyoruz. Teşkilatımıza güveniyoruz. Allah yar ve yardımcımız olsun. Son zamanlarda yaşanan olayların AK Parti'nin oyunu düşürüp düşürmeyeceğine ilişkin ise ona seçmenimiz karar verecek." değerlendirmesini yaptı.

Salona partili gençlerin coşkulu tezahüratları ile giren Kamalak, partililerin büyük ilgisiyle karşılaştı. CİHAN

Bahçeşehir Koleji tarafından 21 Aralık Cumartesi günü gerçekleştirilen Yeni Yıl Karnavalı bu yıl da renkli görüntülere sahne oldu. Yöneticiler, öğretmenler ve Okul Aile Birliği'nin yanı sıra çok sayıda öğrenci ve velinin katılımıyla Bahçeşehir kampüsünde gerçekleşen karnaval nedeniyle kolejinin her bir köşesinde coşku, eğlence ve etkinlik vardı. Hem eğlencenin hem de paylaşmanın keyfini bir arada yaşatmayı hedefleyen karnavalın, katılımcılardan sağlanan gelirleri Kanserli Çocuklar Umut Vakfı'na bağışlandı.

Etkinlik stantlarında yüz ve t-shirt boyama, karikatür, balon katlama sanatı, cam şekillendirme ve renkli seramik hamuru yapımı gibi aktivitelerde bulunan öğrenciler mutlu saatler geçirirken, veliler de alış veriş yaptı. Velilerin desteği ile hazırlanan yiyecek ve içecekler gün boyunca katılımcılara ikram edildi.

Gelirinin Kanserli Çocuklara Umut Vakfı'na bağışlandığı Geleneksel Yeni Yıl Karnavalı'nın önemine vurgu yapan Bahçeşehir Koleji Okul Müdürü Tamer Baş, "Bugün hepimiz için çok özel ve çok güzel bir gün öğrencilerimiz, okul aile birliğimiz ve okulumuz hep birlikte çok güzel bir sosyal sorumluluk projesine imza attık. Kanserli Çocuklara Umut Vakfı için öğrencilerimiz bir araştırma yaptılar önce bunu bizimle paylaştılar, velilerimizi ve bizi özendirdiler. Bu projeyle ilgili çok ciddi bir çalışma ortamı içerisine girdiler. Ve sonunda KAÇUV yararına bu muhteşem organizasyonu gerçekleştirdiler. Katılım çok fazla, birçok aktivite yoğun bir şekilde yapılıyor" ifadelerini kullandı.

Kanserli Çocuklara Umut Vakfı Genel Sekreteri Gözde Kaymaz ise karnaval ile ilgili "Kanserli çocuklara umut Vakfı şehir dışından gelen ve kanser tedavisi gören çocukların ve ailelerin konakladığı bir aile evi açtı. Burada ailelerin ücretsiz konaklamalarını sağlıyoruz. Aynı zamanda İstanbul'da tüm devlet hastanelerinde tedavi gören çocuklara etkinlikler ve aktiviteler yapmaya gayret ediyoruz. Bahçeşehir Koleji iki yıldır düzenlediği yılbaşı karnavallarının tüm gelirlerini KAÇUV'a bağışlıyor. Bu sayede biz aile evimizin giderlerini karşılamaya çalışıyoruz. Desteklerinden dolayı Enver Yücel'e ve Uğur Eğitim Kurumlarına çok teşekkür ederiz" diye konuştu.

Yılbaşı karnavalında satış gerçekleştiren velilerden Gülseren Uyguroğlu ise "Bugün çok mutluyuz amacımıza ulaştık, satışlarımız iyi ve karnaval çok keyifli geçiyor. Umarım bundan sonra da böyle güzel projelere imza atarız" şeklinde duygularını ifade etti.
Ateşböceği Ercan'nın da katıldığı karnavalda ünlü futbolculardan imzalı formalar açık artırma ile satışa sunuldu. Eğlenceli dakikaların yaşandığı müzayedede formaların hepsi yeni sahiplerine kavuştu.

İstanbul'da simide yapılan zammın ardından Tokat'ta simit fiyatlarına zam gecikmedi. 2012 yılında yapılan son zammın ardından simit fiyatları 60 kuruştan 85 kuruşa, yağlı ise 75 kuruştan 85 kuruşa yükseldi. Vatandaşlar ise orta direğin vazgeçilmezleri arasındaki simide yapılan zammı beklediklerini kaydetti. Girdi maliyetlerindeki artışa işaret eden simitçiler ise zam yapmak durumunda kaldıklarını söyledi. 25 yıldır simitçilik yapan Mehmet Çiftçioğlu, yapılan zamla birlikte yağlı ve simit fiyatlarının eşitlendiğini kaydetti.

NURHAN İÇMEZ

TOKAT

MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI)

11. dakikada Uğur Boral'ın sol kanattan ceza sahasının içine yaptığı ortada arka direkte Olcay'ın gelişine vuruşunda top auta çıktı.

22. dakikada Uğur Boral'ın kullandığı köşe vuruşunda altıpasın içinde topa iyi yükselen Sivok'un kafa vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 1-0

28. dakikada Çağlar'ın sağ kanattan ceza sahasının içine yaptığı ortada Sane topu Deniz Yılmaz'a bıraktı. Deniz Yılmaz'ın gelişine vuruşunda top ağlarla buluştu. 1-1

30. dakikada Olcay'ın ceza sahasının dışından sert vuruşunda kaleci Köksal topu son anda kornere çıkardı.

39. dakikada Uğur Boral'ın sol kanattan ceza sahasının içine yaptığı ortada arka direkte Mustafa Pektemek'in gelişine vuruşunda top auta çıktı.

MAÇTAN DAKİKALAR (İKİNCİ YARI)

46. dakikada Mustafa'nın pasında topla buluşan Holosko rakibini geçerek ceza sahasının içinde sert vurdu. Meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 2-1

48. dakikada Mustafa'nın ara pasında ceza sahası içi sağ çaprazında topla buluşan Olcay'ın sert vuruşunda top auta çıktı.

70. dakikada Holosko'nun pasında ceza sahası içinde topla buluşan Olcay'ın rakibini geçerek sert vuruşunda top ağlarla buluştu. 3-1

80. dakikada Olcay'ın ara pasında ceza sahası içinde topla buluşan Mustafa, topu arka direkteki Holosko'ya bıraktı. Holosko'nun gelişine vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 4-1

STAT: Recep Tayyip Erdoğan

HAKEMLER: Mete Kalkavan xx, Süleyman Özay xx, Arkın Akgöl xx

BEŞİKTAŞ: Tolga xx, Serdar xx, Ersan Gülüm xx, Sivok xx, İsmail Köybaşı xx (Muhammed dk. 85), Necip xx, Holosko xx (Gökhan Töre dk. 81 x), Veli xx, Uğur Boral xx, Olcay xx (Mehmet Akgün dk. 90 ?), Mustafa Pektemek xx

YEDEKLER: Cenk, Escude, Ümit, Ufuk

TEKNİK DİREKTÖR: Slaven Bilic

ELAZIĞSPOR: Zülküf xx, Hakan xx (Isaac Moore dk. 69 x), Sow xx, Ahmet Görkem xx (Deniz dk. 46 x), Çağlar xx, Bilica xx, Köksal xx, Bermudez xx, Sane xx, Serdar Özkan xx, Deniz Yılmaz xx (Serdar Güler dk. 40 x)

YEDEKLER: Ivesa, Noyan, Muhammed Ali, Onur

ANTRENÖR: İrfan Saraloğlu

GOLLER: Sivok (dk. 22), Holosko (dk. 46 ve 80), Olcay (dk. 70) (Beşiktaş), Deniz Yılmaz (dk. 28) (Elazığspor)

SARI KARTLAR: Mustafa Pektemek (Beşiktaş), Sane (Elazığspor)

- Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, Türkiye'nin müstahak olmadığı bir süreçten geçtiğini söyledi.

Bahçeşehir Üniversitesi'nin Bursa'da düzenlediği 'Siyaset Okulu' programına katılan Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, gündeme ilişkin açıklamalar yaptı. Merinos Kongre ve Kültür Merkezi Başkanlık Salonu'nda gerçekleşen konferansta konuşan Kamalak, yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının Türkiye tarihindeki ilk hazin olay olduğunu belirterek, "Önemli olaylar demiyoruz, ne yazık ki güncel olaylar diyoruz. Türkiye müstahak olmadığı bir süreçten geçiyor; hak etmediği bir durumla karşı karşıya. Güncel dediğimiz olay yolsuzluktur. Yolsuzluk her toplumda olabilir ama 90 yıllık Cumhuriyet tarihinde ilk defa bakan çocukları yolsuzlukla suçlanıp mahkeme kararı ile tutuklanıyor" dedi.

Kamalak, "Ülke açısından değerlendirince hazin bir durum. Bundan daha hazin bir durum da fitneden bahsedilmesi. Devlet içinde devletten bahsediliyor. Bu olayların okyanus ötesinden idare edildiği ifade ediliyor. Fethullah Hoca'ya dayandırılmak isteniyor. Olayları bir an için hükümetin dediği gibi kabul edelim. Sayın banka müdürünün ayakkabı kutularının içine dolarları Fethullah Hoca mı koydu? Buna ihtimal var mı? Sayın Bakanımızın oğlunun yatak odasına paraları cemaat mi yerleştirmiş? Ciddiyetle düşünülmesi gereken bir konudur. Kimin yaptığı belli, fail ortada. Gerisinde başkaları olabilir ama hiç şüphesiz ki o da zamanla açıklığa kavuşacaktır Dünya aleme rezil oluyoruz. Bu olaylar dünya medyası tarafından ibretle izleniyor. Siyaset bu değildir, böyle olmamalı. Siyasetçi toplumun her bakımdan sorumlusu olan bir kişidir" ifadelerini kullandı.

AK Parti Genel Başkanı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ordu'nun Ünye ve Fatsa ilçelerinde ve Ordu merkezde toplu açılış törenlerine katıldı. Başbakan Erdoğan, Ordu merkezde Cumhuriyet Meydanı'nda vatandaşlara seslendikten sonra AK Parti Ordu İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Erdoğan'ı yüzlerce Ordulu il binası önünde tezahürat ile karşıladı. Başbakan Erdoğan vatandaşlara çeşitli hediyeler dağıtırken, bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi. Kendisini gözyaşları içinde karşılayan genç kıza hediye veren Başbakan Erdoğan,'Sen Ağlama Ben Ağlarım' dedi.

"AĞLAMA BAŞBAKANIM"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hapşırdıktan sonra gözlerini silmesi üzerine bir vatandaş'ın "Ağlama başbakanım ağlama" demesi de dikkatlerden kaçmadı.

Başbakan Erdoğan, İl Başkanlığı ziyaretinin ardından Ordu Valiliği tarafından onuruna verilen akşam yemeğine katılmak üzeri il başkanlığı binasından ayrıldı.

GÖKHAN İÇKİLLİ-RECEP ALTUN

STAT: Kasımpaşa Recep Tayyip Erdoğan

HAKEM: Mete Kalkavan

SAAT: 19.00

YAYIN: Lig TV

BEŞİKTAŞ: Tolga Zengin, Serdar, İsmail, Ersan Sivok, Veli, Uğur, Olcay, Necip, Holosko, Mustafa

TEKNİK DİREKTÖR: Slaven Bilic

ELAZIĞSPOR: Zülküf, Hakan, Pepe, Bilica, Ahmet, Çağlar, Victor, Sane, Serdar, Köksal, Deniz

TEKNİK DİREKTÖR: Okan Buruk

MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI)

11. dakikada Uğur Boral'ın sol kanattan ceza sahasının içine yaptığı ortada arka direkte Olcay'ın gelişine vuruşunda top auta çıktı.

22. dakikada Uğur Boral'ın kullandığı köşe vuruşunda altıpasın içinde topa iyi yükselen Sivok'un kafa vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 1-0

28. dakikada Çağlar'ın sağ kanattan ceza sahasının içine yaptığı ortada Sane topu Deniz Yılmaz'a bıraktı. Deniz Yılmaz'ın gelişine vuruşunda top ağlarla buluştu. 1-1

30. dakikada Olcay'ın ceza sahasının dışından sert vuruşunda kaleci Köksal topu son anda kornere çıkardı.

39. dakikada Uğur Boral'ın sol kanattan ceza sahasının içine yaptığı ortada arka direkte Mustafa Pektemek'in gelişine vuruşunda top auta çıktı.

Beko Basketbol Ligi'nde Mersin Büyükşehir Belediyespor, deplasmanda TOFAŞ'ı 79-72 yendi.

Karşılıkla basketlerle başlayan maçın 4. dakikası 10-10 eşitlikle geçildi. Konuk ekip, 7. dakikada Ali ve Barbour'un basketleriyle 17-14 öne geçti. Denman ve Serhat'ın basketleriyle 8. dakikada üstünlük kuran TOFAŞ, farkı 5 sayıya kadar çıkarttı. Serhat'la etkili olan TOFAŞ, ilk periyodu 28-24 önde tamamladı.

İkinci periyoda hızlı başlayan taraf evsahibi ekip oldu. Serhat, Balazic ve Elonu üçlüsüyle basketler bulan TOFAŞ, 15. dakikayı 37-32 üstün tamamladı. Konuk ekip, pota altından ve dış şutlardan Barbour ve Samardjiski ikilisiyle basketler bularak 16. dakikada eşitliği sağladı: 37-37. Devre, TOFAŞ'ın 48-42 üstünlüğüyle sona erdi.

TOFAŞ, ikinci yarıya üst üste bulduğu basketlerle başladı. 25. dakika ev sahibi ekibin 55-46'lık üstünlüğüyle geçildi. Periyodun son bölümünde Barbour, Ali ve Theodore ile basketler bulan Mersin ekibi, aradaki farkı çeyreğin sonunda bir sayıya kadar indirdi: 58-57.

Karşılıklı basketlerle geçen son çeyrekte konuk takım, Theodore ve Ali ile basketler üretti. TOFAŞ, bu basketlere Elonu ve Serhat'la karşılık verdi. 35. dakika konuk ekibin 66-64 üstünlüğüyle geçildi. Kalan sürede maçtaki üstünlüğünü koruyan Mersin Büyükşehir Belediyespor, rakibini 79-72 mağlup etti.

Muhabir: Ömer ERCAN

Yayınlayan: Murat Taydaş

Aktekke Kent Meydanı'nda düzenlenen uğurlama törenine Vali Yardımcısı Sedat Yıldırım, Karaman Belediye Başkan Vekili Recep Oğuzcan, İl Emniyet Müdürü Lütfü Sönmez, İl Müftüsü Nuri Değirmenci, daire müdürleri ile STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Memur-Sen Karaman Şube Başkanı Yunus Özdemir, platform adına yaptığı konuşmada, Suriye halkı için düzenlenen yardım kampanyasının 15 gün boyunca devam ettiğini söyledi. Kampanya kapsamında Karamanlı vatandaşların kampanyaya yoğun destek verdiğini ifade eden Özdemir, "Karaman Sivil Toplum Platformu olarak Suriye'deki kardeşlerimiz için bir yardım kampanyası başlattık. Bu süreçte gerçekten ümmet duyarlılığına sahip olan tüm Müslüman kardeşlerimiz ve Karaman halkı gerçekten ciddi bir duyarlılık göstererek 5 tır gıda ve giyim olmak üzere yardım topladık. Toplanan malzemeler Suriyeli kardeşlerimize ulaştırılacak" dedi.

Yapılan konuşmaların ardında tırlar, dualarla yola çıktı.

MEHMET DAĞLI

KARAMAN

STAT: Kasımpaşa Recep Tayyip Erdoğan

HAKEM: Mete Kalkavan

SAAT: 19.00

YAYIN: Lig TV

BEŞİKTAŞ: Tolga Zengin, Serdar, İsmail, Ersan Sivok, Veli, Uğur, Olcay, Necip, Holosko, Mustafa

TEKNİK DİREKTÖR: Slaven Bilic

ELAZIĞSPOR: Zülküf, Hakan, Pepe, Bilica, Ahmet, Çağlar, Victor, Sane, Serdar, Köksal, Deniz

TEKNİK DİREKTÖR: Okan Buruk

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bursa il örgütü tarafından düzenlenen, son günlerde aralarında bakan çocukları ve bürokratların da bulunduğu rüşvet yolsuzluk operasyonları AK Parti Bursa İl Başkanlığı önüne ayakkabı kutusu atılarak protesto edildi.

Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan'ın da katıldığı etkinlikte Kent Meydanında toplanan partililer Fomara Meydanına kadar yürüdü. Burada yapılan basın açıklamasında başta tutuklu milletvekillerinin serbest bırakılması olmak üzere rüşvet ve yolsuzluk operasyonları hakkında açıklamalar yapıldı.

Fomara Meydanına gelişte HDP'liler ellerinde ki ayakkabı kutularını AK Parti il binasına attı. "İşte burası hırsız yuvası" sloganları atan grup, ayakkabı kutularını parti binası önüne atarak yaşanan rüşvet ve yolsuzluk olaylarını kınadı.

Meydanda açıklama yapan HDP Bursa İl Başkanı Nuri Aysever ile Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan da tutuklu milletvekillerinin bırakılmasını istedi. Grup basın açıklamasının ardından dağıldı. CİHAN

"İster yürütme, ister yargı, ister partimizin mensubu..."

Özgü Namal babasına veda etti

Adli olaylarda üste bildirme zorunluluğu geldi"Bakanların mal varlıkları kamuoyuna açıklansın"

Engin Alan annesine veda etti

"Yolsuzlukların üzerini örtmeyiz, yapanları da hoşgörmeyiz"

ABD Büyükelçisi: "Operasyonla ilgimiz yok"

Operasyonda 16 tutuklama

Servis aracında korkulu anlar

Kayseri Erciyesspor, Spor Toto Süper Lig'de alınan kötü sonuçlar ve Türkiye Kupası'ndan elenmenin ardından teknik direktör Fuat Çapa ile yollarını ayırdı.

Kayseri Erciyesspor Basın Sözcüsü Kaan Savruk yaptığı açıklamada, "Hocamızla oturup konuştuk ve karşılıklı olarak yollarımızı ayırma konusunda anlaşmaya vardık. Takımımızın başına kimin geçeceğine ise henüz karar vermedik. İlerleyen günlerde yeni bir hocayla anlaşacağız ve yolumuza devam edeceğiz" dedi.

Savruk, Kayseri Erciyesspor'un internet sitesinde yaptığı duyuruda ise, "Bilindiği üzere Kayseri Erciyesspor Kulübü olarak, Spor Toto Süper Lig'e çıktığımız 2013/2014 sezonun başında teknik direktörlük görevine değerli hocamız Fuat Çapa ve ekibini getirmiştik. Bugün itibari ile değerli hocamız ve ekibi ile yapmış olduğumuz toplantı neticesinde karşılıklı olarak sözleşmelerimizi feshetmiş bulunmaktayız. Kendilerine bundan sonraki görevlerinde ve hayatlarında başarılar dileriz. Kayseri Erciyespor'a yapmış oldukları hizmetlerden ötürü de teşekkür ediyoruz. Takıma kimin teknik direktör olacağı konusunda başkanımız ve yönetim Kurulu olarak çalışmalara başlamış bulunmaktayız. Takıma yarayacağını düşündüğümüz birkaç isimden biri ile takımımızı Bursaspor maçına çıkarmayı planlıyoruz. Bu konuda siz değerli basınımıza ilerleyen zamanlarda ayrıca bilgi verilecektir" ifadelerinde bulundu.

Savruk, takımdan ayrılan teknik direktör Fuat Çapa'nın oğlu Ferhat Çapa'nın takımın bir oyuncusu olduğunu ve onunla ilgili kararı ise yeni gelecek teknik direktörün vereceğini bildirdi.

- Bursaspor, pazartesi akşamı oynayacağı Kayseri Erciyesspor maçının hazırlıklarına başladı.

Özlüce Tesisleri'nde teknik direktör Christoph Daum nezaretinde gerçekleştirilen antrenman kondisyon salonunda başladı. Güç depolayan yeşil-beyazlı futbolcular, daha sonra antrenman sahasında yaklaşık 1,5 saat çalıştı. Sahada yapılan antrenmana ayak tırnağında batma olan Fernando Belluschi katılmadı. Belluschi çalışmasını kondisyon salonunda sürdürdü.

Yeşil-beyazlılar, yarın yapacağı çalışmanın ardından Özlüce Tesisleri'nde kampa girecek.

22 Aralık Paramedik Günü dolayısıyla Bodrum'daki paramedikler bir tatbikat düzenledi. Bodrum İskele Meydanı'nda düzenlenen tatbikatta karı-koca kavgası işlendi. Senaryo gereği Ayşegül Turgut ve Hidayet Değirmen isimli iki paramedik üyesi, tatbikatta evli bir çifti canlandırdı. Sokak ortasında tartışan karo koca, bir müddet bağırarak yolda yürüdü. Boşanmak istemediğini söyleyen koca, kadını sokak ortasında tekme tokat dövdü. İskele Meydanı'na kadar kavga eden çifti vatandaşlar ayırdı. Tartışmanın bittiği sırada ikadın cebindeki bıçağı çıkarıp kocasını yaraladı. Olay yerine ambulans çağrılırken, kocasını bıçaklayan kadın ise sinir krizi geçirdi. Olay yerine gelen ambulanslarla paramediklerin yaralılara ilk müdahalesinin anlatımı sonrası tatbikat sona erdi.

Yoldan geçen vatandaşların tatbikat gereği yapılan canlandırmayı gerçek sanması ise ilginç görüntüler oluşturdu.

Yaklaşık yarım saat süren tatbikatın sonunda, çevredeki kafelerde oturan ve tatbikatı izleyen vatandaşlar paramedikleri alkışladı.

Türkiye Paramedik Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Atilla, 22 Aralık Paramedik Günü dolayısıyla Bodrumlu paramedikler olarak bir tatbikat yaptıklarını belirterek, "Paramediğin Türkiye'deki 20. yılı. 1992'de başladı. 20 yıldır Türkiye'de paramedik var. 20 yılda Türkiye'deki acil sağlık hizmetlerinin geldiği nokta çok çok iyi durumda'' dedi.

EREN AYHAN

MUĞLA

Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, Kulüp Sportif Koordinatörü Bülent Tulun, Altyapı Teknik Sorumlusu Bülent Ünder ve Cevad Prekazi, Galatasaray U14 Takımı'nın Çanakkale Dardanelspor ile oynadığı maçı izlediler.

Öte yandan altyapı teknik sorumlusu Bülent Ünder ile Cevad Prekazi, önümüzdeki dönemdeki altyapı scouting çalışmaları konusunda da bir görüşme gerçekleştirdi.

Cenaze töreninde taziyeleri kabul eden ünlü oyuncunun bitkin olduğu gözlendi.Bodrum'da hayatını kaybeden Özgü Namal'ın babası Kubilay Namal için Karacaahmet Şakirin Camii'nde öğle namazının ardından cenaze töreni düzenledi. Törene ünlü oyuncu Özgü Namal'ın yanı sıra çok sayıda oyuncu arkadaşı katıldı. Cenazede taziyeleri kabul eden Özgü Namal'ın bitkin hali dikkat çekti. Özgü Namal, cenaze töreninin ardından babasının tabutuna cenaze arabasına kadar eşlik etti.Kubilay Namal'ın cenazesi, Karacaahmet Mezarlığında toprağa verildi.

CENK İŞVER

İSTANBUL

- Hentbol Erkekler Süper Ligi'nin 13. haftasında Nilüfer Belediyespor, kendi evinde Ankara İl Özel İdare'yi 31-27 mağlup etti.

SALON: Nilüfer Belediye

HAKEMLER: Serdar Özen, Yunus Tokmak

NİLÜFER BELEDİYESPOR: Stanko, İsmet, Boris 7, Mykyta 2, Durmuş 1, Milos 4, Barko 6, Çağlayan 2, Çetin 2, Müjdat 2, Erdinç 2, Burak 3

ANKARA İL ÖZEL İDARE: Yunus, Serkan, Emre Keskin 1, Uğur 3, Alican 3, Volga, Ragıp, Volkan 5, Taner 8, Mikail 3, Can 3, Yiğit 1

İKİ DAKİKA CEZASI ALANLAR: Burak, Çağlayan, Çetin, Boris, Mykyta, Stanko (Nilüfer Belediyespor), Taner (2), Emre Keskin, Uğur, Alican, Volkan (Ankara İl Özel İdarespor)

İLK YARI: 15-15

Tozan'ın okul ziyaretine AK Parti Meclis Üyesi Aday Adayımız, Mahalle Başkanı, İlçe Yönetim Kurulu üyeleri de katıldı. Okul yöneticileri ve velilerle sorunları konuşan Tozan, "İncelemelerimizde yerel yönetimin bu okulumuzun sorunlarına tamamen duyarsız kaldığını gördük. Buradaki sorunlar ancak AK Parti Belediyeciliği sayesinde çözülebilir. Halkımızın umutlarını kaybetmemeleri gerekiyor. Konak'ı yaşanır bir hale getirmek onların elinde. Sadık 30 Mart'ta önünüze konduğunda tercihinizi doğru yapmalısınız" diye konuştu.

Bülent Tulun, bugün sabah saatlerinde Serdar Aziz transferini bitirmek için Bursa'ya geldi. Önce Serdar Aziz ile görüşen Tulun'un, daha sonra Bursaspor İkinci Başkanı Rıdvan Şen ile bir araya geldiği bildirildi. Görüşmelerin oldukça olumlu geçtiği öğrenilirken, Bursaspor'un Serdar'a karşılık Galatasaray'dan Yekta Kurtuluş ile Ceyhun Gülselam'ı istediği öğrenildi. Serdar Aziz transferinin birkaç gün içinde netlik kazanması bekleniliyor.

Öte yandan başarılı defans futbolcusu Serdar Aziz, dün oynanan İnegölspor maçının ardından açıklamalarda bulundu. Şu ana kadar hiç kimseyle görüşmesinin olmadığını ifade eden Aziz, "Bizim yönetimimizle de herhangi bir görüşmem olmadı. Benimle alakalı bir sıkıntı yok. Ama diğer durumlarla çok fazla ilgilenmiyorum. Benim işim futbol oynamak. Sahaya çıkıyorum ve Bursaspor için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Bundan sonra da şans gelirse böyle olacak. Ama dış etkenler beni çok fazla etkilemiyor. O benim işim değil" dedi.

- Mudanya Belediye Başkanı Hasan Aktürk, sanayi esnafını tek çatı altında toplayacaklarını söyledi.

Belediye Başkanı Hasan Aktürk ve Esnaf Odası Başkanı Emir Ali Usta, Mudanya'da hizmet veren iki sanayi sitesinin yetersizliği üzerine esnafla bir araya gelerek, yeni sanayi sitesinin yapımı konusunda görüştü. Toplantıda, esnafı bir çatı altında toplayacak olan büyük ve modern bir sanayi sitesini gündeme getiren Aktürk, şehir içinde kalan sanayi sitelerinde ortaya çıkan gürültünün çevredeki vatandaşları rahatsız ettiğini söyledi.

Bölgelerinden daha uzağa taşınmak istemeyen esnafı dinleyen Aktürk, yeni sanayi sitesinin yeri konusunda Aydınpınar bölgesinde inceleme yapılacağını belirtti. Aktürk, yer konusunda anlaştıkları takdirde çalışmaların başlayacağını ifade etti.

"Mudanya hedefini turizmden yana koysa da, ilçemize kesinlikle bir sanayi sitesi gerekiyor" diyen Emir Ali Usta ise, "Biz kimseden beş kuruş para ve yardım istemiyoruz. Biz o sanayi sitesini en iyi şekilde yaparız. Nasıl ki Güzelyalı'da kapalı pazar yerini yaptık, burayı da yaparız, ancak yer meselesinin çözülmesi lazım" diye konuştu.

Önce Avrupa'da daha sonra ise Türkiye'de popüler olan İsveç Diyeti, 2 haftada 7 ile 20 arasında kilo verme imkanı sunuyor. Sabah kahvaltında kahve içilerek güne başlanılan İsveç Diyeti'ni uygulayanlar bu diyeti 3 aydan önce tekrarlamamalı ve günde minimum 2 litre su içilmeli. İlk 3 günü zorlu geçen diyetin 4. gününe gelindiğinde az yemek yemeye alışılıyor. Diyet programını tamamladıktan sonra verilen kiloların geri alındığı iddia edilen ve bu nedenle sık sık eleştirilen İsveç Diyeti, bu karşın kısa sürede çok kilo vermeye imkan sağlaması açısından tercih ediliyor.

Alınan bilgilere göre olay, gece saat 23.00 sıralarında Vatan Caddesi üzerinde gerçekleşti. Park halindeki 34 HJ 9903 plakalı hususi otomobil, henüz bilinmeyen bir nedenle alev aldı. Çıkan yangın büyük paniğe neden olurken, alevlere ilk müdahaleyi seyir halindeki bir başka araç sürücüsü yangın tüpüyle yaptı. Vatandaşların ihbarı üzerine daha sonra olay yerine gelen Fatih itfaiye ekibi, yanan aracı kısa sürede söndürdü. Ölen ya da yaralananın olmadığı yangında, hususi otomobil kullanılamaz hale geldi.

Polis yangın ile ilgili inceleme başlattı.

HABER : SADIK KAHRAMAN - ALPER KORKMAZ

Harfiyat işleri tamamlanan Vodafone Arena Stadı'na bugün ilk harç sade bir törenle döküldü. Törene Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, yönetim kurulu üyeleri ile divan, denetleme, disiplin, seçme ve sicil kurulları başkanları ve üyeleri katıldı. Başkan Fikret Orman, inşaat çalışmaları hakkında yetkililerden bilgi aldı. Orman, kesilen kurbanların ardından Vodafone Arena'nın zeminine ilk harcı dökmek üzere butona bastı. Ayrıca Fikret Orman ile yönetim kurulu üyelerinin isimlerinin yer aldığı plaket de harç dökülen zemine gömüldü.

Harç dökme töreninin ardından açıklamalarda bulunan Fikret Orman, büyük bir heyecan içinde olduklarını belirterek, "Hafriyat işlerini tamamladık. Bundan sonra yavaş yavaş inşaatı yükseltmeye başlayacağız. Temel atma törenini Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştireceğiz. Mübarek Cuma günü kurban keserek zemine ilk harcı dökelim istedik. Stadımızı bir an evvel tamamlamak istiyoruz. Tüm ekip olarak büyük bir emek harcıyoruz. Beşiktaşlılar dualarını bizlerden esirgemesinler" dedi. Fikret Orman ve yönetim kurulu üyeleri, harç dökme töreninin ardından kurul üyeleri ve inşaat çalışmasında yer alan personelle bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi.

Havadaki biyolojik partiküllerin oluşum, salınım, taşınım ve etkilerinin incelendiği Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Aerobiyoloji Laboratuvarı, Avrupa Aerobiyoloji Derneği Kalite Kontrol Grubu'nun (EAS) yaptığı kontrol çalışmaları sonucunda 'Yeterlilik Belgesi' almaya hak kazandı.

Laboratuvar, aerobiyolojik analizler konusunda EAS tarafından yetkinliği belgelenen Türkiye'nin ilk ve tek laboratuvarı oldu.

İklim değişimi ile birlikte önemi daha da artmaya başlayan havanın doğal kompozisyonunu oluşturan biyolojik partiküllerle ilgili her türlü analizin yapılabildiği Aerobiyoloji Laboratuvarı, Biyoloji Bölümü'ne bağlı olarak 2009 yılında kuruldu. Laboratuvarda, doğal olarak üretilen ancak insan faaliyetleri sonucunda miktarları değişebilen biyolojik partiküllerin oluşum, salınım, taşınım ve etkilerinin incelendiği uluslararası ve ulusal projeler de yürütülüyor.

Ayrıca, atmosferdeki polen ve sporlar ile ilgili yıllık, haftalık, günlük ve saatlik olarak raporlar hazırlanıp atmosferik allerjen ölçümleri de yapılabiliyor.

DOÇ. DR. ÇELENK, TSE EXPERTİZİ OLDU

Öte yandan, Avrupa Allerji ve Klinik İmmunoloji Derneği (EAACI), Avrupa Aerobiyoloji Derneği (EAS) ve Ulusal Allerji ve Klinik İmmunoloji (AID) derneklerinde yönetim kurulu ve çalışma grubu üyelikleri de olan Doç. Dr. Sevcan Çelenk, aerobiyoloji alanında ISO ve Avrupa Standardizasyon Komisyonu (CEN) kriterleri uyarınca 'TSE Expert'i olarak atandı. CİHAN